Deneme


Kedi
Yazar: Eren Kasapoğlu
Görsel: Eren Kasapoğlu
Tarih: 14 Şubat 2019
Bulut denizinin içinde yüzen yıldız balıklarını seyre dalmışım. Saat sabahın eksi üçü; yelkovan akrebin totosunun dibine sokulmuş, soğuktan tik-tak titriyor.
Gördükleri mutlu, hüzünlü, korkunç, erotik, geçmişe dair, geleceğin ötesindeki, yan komşunun altın varaklı çay takımına, ofisteki müdürün sararmış sol üst dişine ait rüyalar, görenlerin gırtlağında ağır ağır yankılanırken, dışarının mahremiyetini gözlerimle bozuyorum: İstanbul’un leşinden çıkıp, İstanbul’un leşine doğru uzayan puslu sokakta her şey durgun, her şey damakta nahoş bir tat bırakacak kadar yağlı ve pis.
Derken bir kedi peyda oluyor gölgelerin içinden. Hızlı hızlı ilerliyor, adeta patilerinin her temasında çıkardığı “pıt! pıt!” seslerini duyabiliyorum. Sokak lambasının yörüngesine kaçınılmaz bir şekilde girerken, kafasını oynattığını görüyorum. Ya bir şeyler arıyor ya da… Hızlı hızlı yürüyen, kafasını sağa-sola oynatan kedi belki de sadece ısınmaya çalışıyor. Hızını kesmeden uzaklaşıyor ışığın gücünden; karanlığın içine doğru, soğuğun içine doğru, İstanbul’un içine doğru yavaşça karışıyor.
Örtüyorum perdeyi, yatağıma gidiyorum. Kedi ayazda, ben yorganın altında, kedi koşturuyor, ben kıpırdamadan yatıyorum, kedinin aklı bir şeylerde, benim aklım kedide, uyuyorum.